Ziraat Bankası Genel Müdürlük Binası

Ziraat Bankası Genel Müdürlük Binası

 İtalyan asıllı mimar Giulio Mongeri tarafından tasarlanmış olan Ziraat Bankası Genel Müdürlük Binası, Ankara’nın Altındağ ilçesine bağlı Ulus semtinde  bulunmaktadır. Yapımı, 1925-1929 yılları arasında tamamlanan bina, Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nın en önemli eserlerinden biridir. Cumhuriyet’in ilanından sonra Ankara’ya yaptırılan ilk resmi bina olma özelliğini de taşımaktadır.

 

Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü, bankanın kuruluşundan Kurtuluş Savaşı’na kadar İstanbul’da hizmet vermiştir. Savaş yılları sırasında Ankara’ya taşınan genel müdürlük, Yunan birliklerinin Polatlı’ya kadar gelmesiyle birlikte geçici olarak Kayseri’ye taşınmıştır. Savaş sona erdikten sonra da yeniden Ankara’da hizmet vermeye devam etmiştir.

 

Genel Müdürlük, Kayseri’den Ankara’ya getirildiğinde bir süre Darülmuallim Binasında çalışılmıştır. Giulio Mongeri tarafından yapılacak olan yeni binaya geçene kadar da Anafartalar Caddesi’ndeki Himaye-i Etfal (Çocuk Esirgeme Kurumu) binasında hizmet vermiştir.

 

 Yeni bina daha önce genel müdürlük binasının yerinde duran ve Anadolu Selçuklu döneminde yapılmış olan Kızılbey Camii ve türbesinin yerine yapılmıştır. Genel müdürlük binasının yapım süreci başlamadan önce bahsi geçen camii ve türbesi yıkılmıştır.

 

Mimari Özellikleri:

 Simetrik plan şemasına sahip olan bina, bir bodrum katı, bir zemin kat ve bunların üzerine birisi asma kat olan üç kat şeklinde tasarlanmıştır. Binanın zemin katında ’U’ şeklinde bir koridor sistemi vardır, üst katlarda ‘U’ şeklinin orta kısmı galeri boşluğu olacak şekilde kullanılmıştır.

 

 

 

Mermerle döşenmiş olan bu koridor sistemi katlar boyunca yükselmektedir. Katlarda yer alan mekanlar ise bu koridor sisteminin çevresine yerleştirilmiştir.

 

  Yine koridor sisteminin çevresine yerleştirilmiş arkadlar galeriyi taşımaktadır. Galerinin Selçuklu yıldızlarıyla süslenmiş olan korkulukları vardır. Binanın iç kısmı bu gibi Selçuklu ve Osmanlı süsleme sanatlarından alıntılarla zenginleştirilmiştir. Zemin katın dış kısmı ise rustik taşlarla kaplanmıştır.

 

  Böylesine büyük hacimli bir binanın aydınlık ve ferah olabilmesi için galerinin üzerinde bir ışıklık olması uygun görülmüştür. Her kat için farklı açıklık oranları olan her birinin kemerleri diğerlerinden farklı olan pencereler kullanılmıştır. Binaya girişler simetri aksanından sağlanmıştır ve simetri aksanının hemen yanına ise merdiven yerleştirilmiştir. Bu giriş, üst kısma balkon oluşturan ve üç açıklığı da basık kemerli bir vestibüldendir.

 

  Genel müdürlük binası ayrıca Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nın balkonlu örneklerinden birisidir. Yapının köşe aksları dışında, üst kısım tamamıyla balkon olacak şekilde tasarlanmıştır. Balkonun korkuluklarına Selçuklu’nun yıldız motifleri işlenmiştir, bu sayede binanın görsel dokusu da geliştirilmiştir.

 

  Cephelerde köşe aksları gibi değişik biçimlere ve boyutlara sahip öğeler dikey girintiler oluşturacak şekilde birleştirilmiştir. Bu dönemde yapılan binaların köşe akslarının yüksek olma sebebi yapılara anıtsallık katmaktır. Genel müdürlük binasında da bu çaba açıkça görülebilmektedir. Yükseltilen köşe akslarının dışında kalan çatı, bir balkon oluşturacak şekilde kapatılmıştır. Aksların üzeri kırma çatılar ile kapatılmış ve dönemin bir diğer özelliği olan abartılı saçaklarla süslenmiştir. Saçakların aşağı kısımlarında süslemeler de bulunmaktadır.

 

 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tiyatro Günlükleri: Reis Bey

Birinci Ulusal Mimarlık Akımı